Karamanoğulları’nın Tarsus’ta Tutunma Mücadelesi ve Bölgedeki Anadolu Beylikleri ile Olan İlişkileri
Yükleniyor...
Dosyalar
Tarih
2016
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Trakya Üniversitesi
Erişim Hakkı
info:eu-repo/semantics/openAccess
Özet
The principalities period, which emerged as a result of political and social events as the central authority of Anatolian Seljuk State weakened, has a significant place in terms of Turkey’s history. Among these principalities, Karamanid Dynasty has extra importance that protected Turkish language and culture, as much as in Turkish history. Besides being referred to as a state rather than a principality, it went down in history with the roles which was equally as good as Byzantine intrigues, played in Seljuk, and later in Memluk-Ottoman political stability, as well as rising Ottoman Empire. Karamanids, who perceived themselves as the real heir of Anatolian Seljuk State, desired to be forceful also on other Turkish principalities. Especially the rich soils of Cukurova, in which Tarsus also takes place, witnessed the fighting of Karamanids that lasted for many years. Tarsus has a strategic status as an administration and trade center, besides being the door of Anatolia that opens to Syria. In this study, the struggles of Karamanids’ in order to hold on Tarsus, and its relationships with Ramazan and Dulkadir principalities and hence will focus on relations with the Mamluks which they connected
Türkiye Selçuklu Devleti’nin merkezi otoritesinin zayıflamasıyla birlikte siyasi ve sosyal olaylar neticesinde ortaya çıkan beylikler dönemi, Türkiye tarihi açısından büyük önem taşımaktadır. Bu beyliklerden Karamanoğulları, Türk tarihi kadar, Türk diline ve kültürüne sahip çıkan beylik olması açısından da ayrı bir öneme sahiptir. Beylikten ziyade bir devlet olarak da anılmasının yanında, Bizans entrikasını aratmayacak olan Selçuklu ve daha sonra Memlûk-Osmanlı siyasî dengesinde oynadığı roller ve Osmanlı Devleti’ne yaşattığı siyasi zorluklarla da tarihe geçmiştir. Kendisini Türkiye Selçuklu Devleti’nin gerçek mirasçısı olarak gören Karamanoğulları, diğer Türk beylikleri üzerinde de etkin olmak istemişlerdir. Özellikle Tarsus’un da içinde bulunduğu Çukurova’nın zengin toprakları Karamanoğulları’nın da yıllarca süren mücadelesine sahne olmuştur. Tarsus, Anadolu’nun Suriye’ye açılan kapısı olması yanında yönetim ve ticaret merkezi olarak da stratejik bir konuma sahiptir. Bu çalışmada Karamanoğulları’nın Tarsus’ta tutunma mücadelesi ve bu mücadeleler sırasında Ramazanoğulları ve Dulkadiroğulları Beylikleriyle ve dolayısıyla onların bağlı bulunduğu Memlûk Devleti ile olan ilişkileri üzerinde durulacaktır
Türkiye Selçuklu Devleti’nin merkezi otoritesinin zayıflamasıyla birlikte siyasi ve sosyal olaylar neticesinde ortaya çıkan beylikler dönemi, Türkiye tarihi açısından büyük önem taşımaktadır. Bu beyliklerden Karamanoğulları, Türk tarihi kadar, Türk diline ve kültürüne sahip çıkan beylik olması açısından da ayrı bir öneme sahiptir. Beylikten ziyade bir devlet olarak da anılmasının yanında, Bizans entrikasını aratmayacak olan Selçuklu ve daha sonra Memlûk-Osmanlı siyasî dengesinde oynadığı roller ve Osmanlı Devleti’ne yaşattığı siyasi zorluklarla da tarihe geçmiştir. Kendisini Türkiye Selçuklu Devleti’nin gerçek mirasçısı olarak gören Karamanoğulları, diğer Türk beylikleri üzerinde de etkin olmak istemişlerdir. Özellikle Tarsus’un da içinde bulunduğu Çukurova’nın zengin toprakları Karamanoğulları’nın da yıllarca süren mücadelesine sahne olmuştur. Tarsus, Anadolu’nun Suriye’ye açılan kapısı olması yanında yönetim ve ticaret merkezi olarak da stratejik bir konuma sahiptir. Bu çalışmada Karamanoğulları’nın Tarsus’ta tutunma mücadelesi ve bu mücadeleler sırasında Ramazanoğulları ve Dulkadiroğulları Beylikleriyle ve dolayısıyla onların bağlı bulunduğu Memlûk Devleti ile olan ilişkileri üzerinde durulacaktır
Açıklama
Anahtar Kelimeler
Karamanids, Tarsus, Çukurova, Mamluks, Ramazanoğulları, Dulkadiroğulları, Karamanoğulları, Tarsus, Çukurova, Memlûkler, Ramazanoğulları, Dulkadiroğulları
Kaynak
Trakya Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi
WoS Q Değeri
Scopus Q Değeri
Cilt
18
Sayı
1