Yazar "Kutoğlu, Tunç" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 5 / 5
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe The agreement between radiographic and surgical measurements of ıntervertebral disc height: A cadaveric study(2010) Kutoğlu, Tunç; Kılınçer, Cumhur; Hamamcıoğlu, Mustafa Kemal; Tunçbilek, Nermin; Ökten, Ömür; Mesut, Recep; Çobanoğlu, SebahattinAmaç: Disk yüksekliği ölçümünün birçok klinik anlamı vardır. Disk yüksekliğinin radyolojik ölçümü doğru sonuç vermeyebilir ve bu ölçümün direkt “cerrahi” olarak doğrulanması çalışılmamıştır. Bu çalışmada C2-C3'ten L5-S1'e kadar insan intervertebral disk yüksekliklerinin radyografik ve diskektomi sonrası cerrahi ölçümleri arasındaki uyumu değerlendirilmiştir. Gereç ve Yöntemler: Onbir kadavra omurgasında (243 intervertebral disk) çalışıldı. Diskektomi öncesi, tüm intervertebral disk yükseklikleri Frobin ve ark.'nın lumbal seviyeler için kullandığı yöntemle radyolojik olarak ölçüldü. Daha sonra diskektomiler gerçekleştirildi ve cerrahi disk spacer'leri kullanılarak disk yükseklikleri doğrudan ölçüldü. Bulgular: Disk yüksekliklerinin radyolojik ve doğrudan ölçümlerinin ortalama ve standart sapma değerleri sırasıyla, servikal seviyeler için 4.7±0.6 mm ve 4.5±0.6 mm, torasik seviyeler için 5.1±0.7 mm ve 4.9±0.7 mm ve lumbal seviyeler için 11.3±2.5 mm ve 10.9±1.8 mm idi. Radyolojik ve doğrudan ölçüm değerleri uyumlu bulundu. Sonuç: Bu çalışmanın sonuçları cerrahi öncesi büyütmesiz Lateral X-Ray ile Frobin ve ark.'nın tarif ettiği yöntem kullanılarak, diskektomi sonrası cerrahi intervertebral disk yüksekliklerini tüm omurga bölgeleri için doğru olarak tahmin etmenin mümkün olduğunu desteklemektedir.Öğe Anatomical dimensions of lateral ulnar collateral and annular ligaments(2007) Gürbüz, Hülya; Kutoğlu, Tunç; Mesut, Rcep; Çalpur, Osman Uğur; Özcan, MertAmaç: Bu çalışmada lateral ulnar kollateral ve anuler ligamanların boyutları araştırıldı. Hastalar ve Yöntemler: Ölçümler 10 kadavranın 20 dirseğinde yapıldı. Lateral ulnar kollateral ve anuler ligaman tüm dirseklerde diseke edildi. Uzunlukları ve genişlikleri ölçüldü. Bulgular: Sağ anuler ligamanın ortalama uzunluğu 55.6 mm, ortalama genişliği 12.6 mm, sağ lateral ulnar kollateral ligamanın ortalama uzunluğu 23.2 mm, ortalama genişliği 13.6 mm bulundu. Sol anuler ligamanın ortalama uzunluğu 55.4 mm, ortalama genişliği 11.5mm, sol lateral ulnar kollateral ligamanın ortalama uzunluğu 19.3 mm, ortalama genişliği 12.1 mm ölçüldü. Sonuç: Genellikle bu ligamanların yırtılması dirsek çıkıklarında meydana gelir. Bu ligamanların greftlenerek yapılan cerrahi onarımı sırasında, ligamanların boyutları greft seçimini belirleyeceği için oldukça önemlidir. Çünkü bu ligamanların boyutları rekonstrüksiyonu yapacak cerrah için oldukça yardımcıdır. Böylece kaç cm uzunlukta ve kalınlıkta grefte ihtiyaç olduğu önceden kestirilebilir. Çalışmamızda bulduğumuz ortalamalarla yola çıkarak lateral ulnar kollateral ligaman ve anular ligaman tamiri için en az beş katı uzunluk olan 10 cm'lik grefte ihtiyaç vardır. İnanıyoruz ki daha büyük olgu sayısındaki çalışmalarla daha yüksek sonuçlar elde edilebilecektir.Öğe Bilateral arcus axillaris case(2009) Yılmaz, Ali; Çıkmaz, Selman; Kutoğlu, TunçRutin kadavra disseksiyonu esnasında 55 yaşında bir erkek kadavrada bilateral arcus axillaris'e rastlandı. Literatürlerde “Arcus axillaris”, “Aksillopektoral kas” veya “Langers'in aksillar arkı” olarak da bildirilen bu yapı fibröz yada muskuler karakterde olabilmektedir. Bizim olgumuzda m. latissimus dorsi'den ayrılan bir kas demeti aksillar damar sinir paketinin önünden geçip m. pectoralis major'un tendonunda sonlanıyordu. Sol muskuler ark interkostobrakiyal sinir tarafından innerve edilmesine karşın sağ taraftakini innerve eden herhangi bir sinire rastlanmadı. Arkus aksillaris, kol, ön kol ve elde nörovasküler semptomlara yol açabilmektedir.Öğe Sonographic volume measurement of the thyroid gland in healthy Turkish adult women(1999) Kaya, Meryem; Kutoğlu, Tunç; Altun, Gülay D.; Yüksel, Mahmut; Uğur, H. Betül; Çiftçi, ŞükranAmaç: Tiroid bezinin ekografisi noninvazif ve kontrendikasyonu olmayan basit bir metoddur. Bu metodun güvenilir, ucuz ve teşhis etkinliği oldukça yüksektir. Ultrasonografi ile sağlanan yapısal bilgi laboratuvar testlerinin ve diğer invivo tekniklerin sonuçlarını tamamlamaktadır. Bu çalışmanın amacı normal ve ötiroid yetişkin Türk kadınlarında tiroid volümünü tespit etmekti. Metod: Bu çalışma 87 yetişkin Türk kadını üzerinde yapıldı Tüm hastalar klinik muayene ve radyoimmünassay tekniği ile hesaplanan fT3, fT4, TSH değerleri ışığında değerlendirildi. Tiroid bezinin sağ ve sol loblarının volümleri Brunn ve arkadaşlarının formülü (genişlik x uzunluk x derinlik x 0.479) kullanılarak tüm hastalar için real-time sonografik değerlerinden hesaplandı. Bulgular: Sağ lobun boyutları, sol lobun boyutlarından anlamlı olarak daha yüksekti (p<0.05). Bu çalışma grubunda, tiroid volümü 12.22±6.21 ml. olarak hesaplandı. Ortalama fT3, fT4, TSH değerleri sırasıyla 4.37±0.73 pg/dl, 1.29±0.22 ng/dl, 1.43±1.04 olarak hesaplandı. Sonuç: Bu çalışmada elde ettiğimiz sonuçlar literatürde yer alan araştırmalarla uyumlu bulundu.Öğe Vena Azygos Sistemi'nin anatomik incelenmesi(Trakya Üniversitesi, 1996) Kutoğlu, Tunç; Turut, MahmutÖZET Araştırmamız 1994-1996 yıllan arasında Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Anatomi Anabilim Dallan' nda, yaşlan 27-70 arasında değişen 35' i erkek ve 13' ü kadın toplam 48 konserve kadavranın azigos ven sistemi üzerinde gerçekleştirildi. Yapılan çalışmada v. azygos, v. hemiazygos, v. hemiazygos accessoria ve v. intercostalis superior' lann çaplan ve seviyeleri incelendi. Olgular Anson' un tasnifine uygun olarak, azigos ven sistemindeki vertikal şekil ve horizontal bağlantılar esas alınarak primitif veya embriyolojik tip, geçiş tipi ve tek kolonlu tip olmak üzere 3 temel Tip ve bu Tip' lere bağlı 1 1 alt grup şeklinde değerlendirildi. Bu sınıflamaya göre olgulanmızdan 1' inin ( % 2.1 ) Tip I, 44' ünün ( % 91.7 ) Tip II ve 1 tanesi' nin ( % 2. 1 ) ise Tip III olduğu tesbit edildi. Bu durum literatür verileri ile uyumlu bulundu. Aynca hiçbir gruba uymayan 2 (% 4.2) olguda Atipik Grup olarak isimlendirildi. 50