Anne ve kordon kortizol, tiroid stimulan hormon düzeylerinin spontan vajinal, acil sezaryen ve elektif sezaryen doğumlarda değerlendirilmesi

dc.contributor.advisorOrhaner, Betül
dc.contributor.authorKitapçıoğlu, Feryal
dc.date.accessioned2024-06-11T20:50:45Z
dc.date.available2024-06-11T20:50:45Z
dc.date.issued1995
dc.departmentFakülteler, Tıp Fakültesi,en_US
dc.descriptionBu tezin, veri tabanı üzerinden yayınlanma izni bulunmamaktadır. Yayınlanma izni olmayan tezlerin basılı kopyalarına Üniversite kütüphaneniz aracılığıyla (TÜBESS üzerinden) erişebilirsiniz.en_US
dc.descriptionTıpta Uzmanlıken_US
dc.description.abstractSONUÇLAR ve ÖZET Hem maternal hem de kordon kortizol ve TSH düzeylerinin, doğum tiplerinden etkilenip, etkilenmediğini araştırmak üzere planlayıp, gerçekleştirdiğimiz bu çalışmada; a) Terme yakın dönemde artmaya başlayan ve doğum eyleminin başlangıcında en üst düzeye ulaşan fetal kortizol düzeyinin, doğum eyleminin başlamasına mı neden olduğu, yoksa artmış olan düzeylerin doğumun fetus üzerindeki stresinin bir göstergesi mi olduğu araştırıldı. Maternal kortizol düzeyinin doğum tiplerinden etkilenmediği, buna karşın kordon kortizol düzeyinin doğum stresinin iyi bir göstergesi olduğu, fetal adrenal korteksin bu stresi oldukça iyi bir şekilde yansıttığı, ayrıca fetal kortizol düzeyindeki artışın doğum eylemini başlatan bir mekanizma olmasından çok, hem intrauterin hem de doğum stresinin iyi bir göstergesi olduğu sonucuna vardık. Elde ettiğimiz diğer bir sonuç da, vajinal doğumlarda indüksiyon uygulanmasının fetus üzerinde belirgin bir stres yaratmadığı idi. b) Çalışmamızın ikinci bölümünde maternal ve kordon TSH düzeylerinin yine doğum tiplerinden ve stresinden etkilenip, etkilenmediğini araştırdık. Doğum stresinden etkilenmesi nedeni ile, konjenital hipotiroidi taramalarında, neonatal kan örneğinin 5. günden sonra alındığı bilinmektedir. Bu konuda az sayıda çalışma yapılmış olup, elde edilen sonuçlar oldukça çelişkili bulunmuştur. Bazı araştırmacılar kordon TSH düzeylerinin doğum metodu, doğum süresi, toksemi, uterotonik ajan kullanımı gibi çeşitli perinatal faktörlerden etkilenmediğini, tarama için gerekli kan örneğinin kordon kanından alınabileceğini belirtirlerken, bazıları da doğum metodu ve süresinin kordon TSH düzeylerini belirgin şekilde etkilediğini ve kordon TSH düzeyinin doğum stresinin iyi bir göstergesi olduğunu ve bu nedenle konjenital hipotiroidi taramalarında kullanılamayacağını belirtmektedirler. Çalışmamızda gerek maternal gerekse kordon TSH düzeylerinin doğum tiplerinden, uterotonik ajan kullanımından ve fetal distresten etkilenmediği sonucuna vardık. Ancak vakum ekstraksiyon ile doğduğu için çalışma dışında kalan iki vakamızın kordon TSH değerlerinin çok yüksek çıkması, literatürde de vakum ekstraksiyon uygulanan doğumlarda benzer şekilde anlamlı yükseklikler gözlenmesi, bu konuda daha kapsamlı ve çok sayıda vaka ile çalışmalar yapılması gerektiği sonucuna varmamızı sağladı. 52en_US
dc.description.abstract[Abstract Not Available]en_US
dc.identifier.endpage55en_US
dc.identifier.startpage1en_US
dc.identifier.urihttps://hdl.handle.net/20.500.14551/11412
dc.identifier.yoktezid44112en_US
dc.institutionauthorKitapçıoğlu, Feryal
dc.language.isotren_US
dc.publisherTrakya Üniversitesien_US
dc.relation.publicationcategoryTezen_US
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccessen_US
dc.subjectÇocuk Sağlığı ve Hastalıklarıen_US
dc.subjectChild Health and Diseasesen_US
dc.titleAnne ve kordon kortizol, tiroid stimulan hormon düzeylerinin spontan vajinal, acil sezaryen ve elektif sezaryen doğumlarda değerlendirilmesien_US
dc.typeSpecialist Thesisen_US

Dosyalar