Yazar "Gürçal, Erkan" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 5 / 5
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Gökçeada Uğurlu-Zeytinlik Yerleşmesi Kalkolitik Çağ Perdah Bezemeli Çanak Çömlekleri(2021) Derici, Yasin Cemre; Gürçal, ErkanBu çalışmada, Gökçeada Uğurlu-Zeytinlik yerleşmesinde MÖ V. binyıla ait perdah bezemeli çanak çömlekler incelenmiştir. Toplam 74 parça ile 1 adet tümlenebilir kaba ait perdah bezemeli örnekler yerleşmenin batısındaki III. kültür katına ait bir bağlamda ve II. kültür katıyla ilişkili iki bağlamda ortaya çıkarılmıştır. Örneklerin yer aldığı bağlamlar göz önüne alındığında, yaklaşık MÖ 5000’lerde başlayan perdah bezeme geleneğinin MÖ 4300’lere kadar süreklilik gösterdiği anlaşılmaktadır. Bununla birlikte, parçaların yoğun olarak ele geçtiği çukurlarda Kalkolitik Çağ boyunca Batı Anadolu ve Doğu Ege Adaları’nda yayılım gösteren çanak çömlek kültürüne ait karakteristik kap formları ile birlikte, Uğurlu’nun III. kültür katına ait kulakçıklı kapların bulunmuş olması, daha önceki çalışmalarda kültürel boşluk olarak tabir edilen MÖ 4900-4500 yılları arasında yerleşmenin kullanılmış olabileceğini göstermiştir. Uğurlu’da ele geçmiş perdah bezemeli örnekler stilistik açıdan bazı farklılıklar göstermesine rağmen Doğu Ege Adaları ve Batı Anadolu boyunca perdah bezemenin görüldüğü birçok yerleşme ile yakın benzerliklere sahiptir. Dolayısıyla Uğurlu yerleşiminin II. Kültür Katı içinde bölgesel bir kültürel etkileşim ile bağı olduğu söylenebilir.Öğe Gökçeada Uğurlu-Zeytinlik Yerleşmesinin Kalkolitik Dönem Hane Organizasyonu: Bileşik Bir Yapı Kompleksi Örneği(2021) Gürçal, Erkan; Erdoğu, BurçinBu makalede, Gökçeada Uğurlu-Zeytinlik yerleşmesinin MÖ 5300 yıllarına tarihlenen Kalkolitik Dönem tabakasında ortaya çıkartılan ve birbirinden ayrı yapılardan oluşan bileşik bir bina kompleksi diakronik bir şekilde, mimari düzen ve in situ buluntular ile birlikte incelenerek, hane yapılanması anlaşılmaya çalışılmıştır. Bina kompleksi birbirinden fiziksel sınırlarla ayrılmış, çok odalı üç ayrı konut biriminden oluşur. Bu konut birimlerindeki her mekan detaylı incelenerek depolama, yemek hazırlama, ritüel vb. faaliyetlerle ilgili delillere ulaşılmaya çalışılmıştır. Besin hazırlama ve depolama gibi faaliyetlerin konutlarda ayrı gerçekleştiği görülürken, ritüel faaliyetler için yalnızca belirli alanların kullanılmış olduğu, pişirme ve üretim gibi diğer bazı faaliyetlerin ise açık alanlarda veya avlularda gerçekleştirilmiş olabileceği anlaşılmıştır. Belli düzeyde depolamanın da ortak gerçekleştirilmiş olabileceği anlaşılmaktadır. Bununla birlikte, konutlarda ele geçen buluntulardan yola çıkılarak benzer üretim teknikleri ve tüketim stratejilerinin olduğu söylenebilir. Ayrıca, binalardan birinin bir odası malzeme yoğunluğu ve küçük buluntuların oranı itibari ile diğer binalardakilerden belirgin bir şekilde ayrılmaktadır. Bu odada bir insana ait kafatası ile ritüel bir çukur da bulunmuştur. Bileşik bina kompleksi, bu dönemde birbirinden bağımsız fiziksel alanlarda yaşayan, ancak belli faaliyetler için belirli alanları paylaşan bir topluluğu göstermektedir.Öğe Gökçeada Uğurlu-Zeytinlik yerleşmesinin Kalkolitik Dönem mimarisi ve yerleşim düzeni(Trakya Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2021) Gürçal, Erkan; Çevik, ÖzlemBu tez çalışması, Gökçeada Uğurlu-Zeytinlik yerleşmesinin Erken ve Orta Kalkolitik dönemlere tarihli kültür katlarında bulunmuş mimari kalıntıların ve yerleşim düzenlerinin incelenmesiyle ilgilidir. Binalar veya inşa edilmiş diğer unsurlar, inşa edildikleri andan itibaren ve kullanımları boyunca çeşitli süreçlerden geçmektedirler. Bu süreçler, mimari unsurların inşası ile ilişkili olabileceği gibi, onları kullananlar tarafından gerçekleştirilmiş çeşitli aktivitelerle de ilişkili olabilir. Mimarinin ve mimari ile ilişkili materyalin incelenmesi de tarihöncesi toplulukların inşa pratikleri ve mekânlar üzerinde insanlar tarafından gerçekleştirilen aktiviteler hakkında bilgi verebilmektedir. Dolayısıyla mimari incelemelerden yola çıkılarak, çalışılan dönemde yaşamış olan insanların inşa teknikleri, ekonomik etkinlikleri ve sosyal davranışları gibi çeşitli konular hakkında öngörüde bulunmak mümkün olabilmektedir. MÖ. 6. binyılın ortalarından başlayarak MÖ. 5. binyılın son çeyreğine kadar uzanan zaman dilimi, Gökçeada’yı da içine alan geniş bir coğrafyada gerçekleştiği düşünülen kültürel dönüşüm süreçleriyle ilişkilendirilmektedir. Gökçeada UğurluZeytinlik yerleşmesi, Batı Anadolu kronolojisinde Kalkolitik Dönem’e atfedilen ve MÖ. 5600/5500-4200 arasına tarihlendirilen bu sürece dair önemli veriler sunmuştur. Yerleşim tabakalanmasında III. (Erken Kalkolitik) ve II. (Orta Kalkolitik) kültür katları ile temsil edilen bu sürecin mimarisiyle ilgili kanıtlar, yerleşmenin sosyokültürel süreçlerinin anlaşılmasına olanak tanımasının yanı sıra bahsedilen dönemin daha geniş bir perspektifte ve bölgesel ölçekte anlaşılmasına da önemli bir katkı niteliğindedir. Bu bağlamda, yerleşmenin iki farklı döneme tarihli kültür katlarında bulunmuş binalar, çukurlar, avlular gibi mimariyle ilişkili alanlardan ve bu alanlarda tespit edilmiş buluntulardan yola çıkılarak, toplulukların inşa pratikleri, sosyoekonomik davranışları ve yerleşim düzenlerinin anlaşılması amaçlanmıştır.Öğe Gökçeada Uğurlu-ZeytinlikYerleşmesi Kalkolitik ÇağMimarisinde Sıva Kullanımı(2020) Gürçal, Erkan; Ulubey, AydınBu çalışma, Gökçeada Uğurlu-Zeytinlik yerleşmesinin MÖ 5500-4900 yıllarına tarihlenen Kalkolitik Çağ tabakalarında ortaya çıkarılmış mimari yapılardaki sıva kullanımıyla ilgilidir. Sıvaların fizikokimyasal ve mineralojik yapılarının belirlenmesi, nasıl hazırlanmış olduklarına ve yapılarında bulunan katkı maddelerine dair önemli ipuçları sağlamaktadır. Dolayısıyla, insanların çevrelerindeki kaynakları ya da materyalleri ne ölçüde ve nasıl kullandıkları ya da farklı kullanım alanlarında nasıl sıva teknikleri uygulamış olduklarına dair bilgilere ulaşmak mümkün olmaktadır. Çalışmada, yerleşimin Kalkolitik tabakalarında ele geçmiş olan bir bina, çukurlar ve kaynaktan alınan sıva örnekleri analiz edilmiştir. Çalışma örneklerinin analizinde X-Ray Floresans spektrometresi (XRF) ve X-Işını Kırınım tekniği (XRD) kullanılmıştır. Sonuç olarak, sıva hazırlamayla ilgili uygulamaların büyük bir değişim göstermediği ve kullanılmış olan sıvaların yapımı için birden fazla kaynağın kullanılmış olabileceği anlaşılmaktadır.Öğe X-Işınları floresans tekniği ile Raman Spektroskopisi’nin arkeolojide kullanımı ve gökçeada uğurlu-zeytinlik yerleşmesindeki malzemeler üzerinde uygulamaları(Trakya Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2015) Gürçal, Erkan; Erdoğu, BurçinBu tez çalışması, son yıllarda arkeolojik çalışmalarda artan bir şekilde kullanım gören Raman spektroskopisi ve X-ışınları floresans (XRF) tekniklerinin arkeolojide kullanımı ile Gökçeada Uğurlu-Zeytinlik yerleşiminde yürütülen kazı çalışmaları sırasında ele geçen buluntuların, bu iki teknik kullanılarak yorumlanmasını içermektedir. Raman spektroskopisi ile XRF (X-ışını floresans) teknikleri, taşınabilir enstrümanlara sahip olmasıyla birlikte, arkeolojik çalışmalarda, tahribatsız ve yerinde analizler yapılabilmesine olanak sağlayan iki arkeometrik yöntemdir. Bu iki tekniğin, arkeolojik nesneler üzerinde nasıl ve ne şekilde kullanım gördüğü çalışmamız içerisinde anlatılmıştır. Bu tez çalışması kapsamında, Uğurlu-Zeytinlik Höyük’te ele geçen buluntular, Raman spektroskopisi ve XRF yöntemleri kullanılarak incelenmiştir. Çalışmada, Uğurlu-Zeytinlik yerleşimindeki kültürel oluşumu gerçekleştiren topluluğun, doğal çevresi ve yakın kültürler ile olan ilişkileri hakkında daha nesnel bir değerlendirme yapılabilmesi amacıyla, kullanılan nesnelerinin ne tür maddelerden yapılmış oldukları ve bu nesnelerin elde edildiği hammadde kaynaklarının belirlenmesine odaklanılmıştır. Yerleşimin farklı evrelerinde ele geçen toplam 55 örneğin analizi yapılmıştır. Analiz çalışmalarında Raman Spektroskopisi ve XRF’nin (X-ışını floresans yöntemi) yanı sıra EDX (Enerji Dağılımlı X-ışını) yöntemi, daha sağlıklı veriler elde edilebilmesi amacıyla, yardımcı bir yöntem olarak kullanılmıştır.