Yazar "Er, Nuray" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 3 / 3
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Bir Üniversite Hastanesinde Çalışan Hemşirelerin Araştırma Sonuçlarını Klinik Uygulamalarda Kullanım Engelleri(2022) Kocaaslan, Esra; Kostak, Melahat Akgün; Ünsar, Serap; Dinçkol, Refiye Zafer; Er, NurayAmaç: Bu çalışma, araştırma sonuçlarının klinik uygulamalara yansıtılmasındaki engeller ve etkileyen faktörleri belirlemek amacı ile yapıldı. Yöntem: Tanımlayıcı-kesitsel tipteki araştırmanın örneklemini, bir üniversite hastanesinde çalışan 136 hemşire oluşturdu. Veriler, “Bilgi Formu” ve “Hemşirelik Araştırmalarından Yararlanmada Engeller Ölçeği” kullanılarak toplandı. Bulgular: Hemşirelerin %86’sı kadın, yaş ortalaması 30,79±6,2 yıl ve %54,4’ünün lisans mezunu olduğu belirlendi. Hemşirelerin %48,5’inin yabancı dil bildiği, %53,7’sinin çalıştığı bölümü isteyerek seçtiği, %20,6’sının mesleki bir derneğe üye olduğu belirlendi. Hemşirelerin “Hemşirelik Araştırmalarından Yararlanmada Engeller Ölçeği” puan ortalaması 1.81±0.74 idi. Hemşirelerin, araştırma sonuçlarını kullanımı ile ilgili engellerinin; araştırmaları okumak için yeterli zaman olmaması (%65,4), hemşirelerin kendilerini uygulamaları değiştirmek için yeterli güce sahip görmemesi (%39,0), yeni fikirleri uygulamak için yeterli zaman olmaması (%38,2) ve araştırmaların genellikle yabancı bir dilde yayınlanması (%37,5) olduğu belirlendi. Hemşirelerin eğitim durumu, çalıştıkları bölümü isteyerek seçme, yabancı dil bilme ve bir mesleki derneğe üye olma durumları hemşirelik uygulamalarında araştırma sonuçlarını kullanma durumlarını etkiledi (p<0,05). Sonuç: Hemşirelerin araştırma sonuçlarını uygulamada kullanma ile ilgili engellerinin olduğu belirlendi. Hemşirelere güncel/kanıta dayalı araştırma sonuçlarını takip etme ve bu sonuçları klinik uygulamada kullanmaları konusunda, oryantasyon sürecinde ve hizmet içi eğitim programlarında farkındalık kazandırılması ve yöneticiler tarafından kurumsal desteğin sağlanması önerilmektedir.Öğe A Local Study on Antenatal Features of Preterm Births at 26-32 Versus 33-36 Weeks of Pregnancy(2018) Varol, Füsun; Er, Nuray; Süt, Necdet Hilmi; Sayın, N. CenkOBJECTIVE: The antenatal features of pregnancies affect the incidence of preterm births. This retrospectivestudy from Trakya University of Northwestern Turkey, describes antenatal factors involved inpreterm births at 26-32 weeks of pregnancy and compares with those involved in preterm births at 33-36 weeks.STUDY DESIGN: The records of preterm births at 26-32 weeks (earlier preterm births, n=419) and at33-36 weeks (later preterm births, n=158) during the years 2002-2010 were reviewed and the demographic,obstetric and medical features were evaluated retrospectively. The data was expressed as numbersand percentages and analyzed by SPSS 20.0.RESULTS: Iron supplementation [OR 0.27 (0.16-0.45), p=<0.001], short cervix [OR 9.12 (2.09-39.73)p=0.003] and infection [OR 2.6 (1.2-5.6) p=0.014] were important factors in the emergence of earlierpreterm births which occurred at the rate of 1.4%.CONCLUSIONS: Earlier preterm births at 26-32 weeks of pregnancy, which compose an obstetric issue,are associated with several antenatal risk factors such as nutrition, cervical problems and infections inNorthwestern Turkey.Öğe Riskli erken doğumda antenatal risk faktörlerinin analizi(Trakya Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, 2012) Er, Nuray; Varol, G. FüsunBu araştırma; riskli erken doğumda antenatal risk faktörlerini analiz etmek, erken doğum riski taşıyan gebelerin yönetimine ışık tutmak amacıyla retrospektif tipte tanımlayıcı olarak planlanmıştır. Araştırmada Ocak 2002- Aralık 2010 tarihleri arasında Trakya Üniversitesi Eğitim, Araştırma ve Uygulama Merkezi Doğum Servisinde 26-32 gebelik haftaları arasında doğum yapan 419 kadının dosyası incelendi. Araştırma verileri; kadınların sosyodemografik özellikleri, obstetrik özellikleri, gebeliğe bağlı problemler ve medikal hastalık varlığına bağlı özelliklerini içeren form ile toplanmıştır. Verilerin istatistiki değerlendirilmesinde; yüzdelik ve ki-kare testi yapılmıştır. Araştırma sonuçlarına göre kadınların; %9.1'i adölesan , %2.4'ü okur-yazar değil, %7.4'ü bekar, %48.4'ü hafif şişman, %29.4'ü doğum öncesi bakım almamış, %47.7'sinin ilk gebeliği, %10.7'si daha önce erken doğum yapmış, %6.7'si yardımcı üreme tekniği ile gebe kalmış, %11.7'sinde plasental sorun varlığı, %16.7'sinde enfeksiyon, %8.1'inde servikal yetmezlik, %14.3'ünde preeklampsi, %55.5'inde hipertansiyon, %66.8'inde anemi varlığı saptanmıştır. Riskli erken doğum yapan kadınların doğum öncesi bakım almayanlarda erken doğum öyküsü, anemi, enfeksiyon ve erken membran rüptürü görülmesi arasındaki ilişki anlamlı bulunmuştur. Gebelik sayısı ile erken doğum öyküsü ve maternal hastalık varlığı arasındaki ilişki anlamlı bulunmuştur. Bu sonuçlar doğrultusunda riskli erken doğum Trakya bölgesinde medikal ve sosyodemografik faktörler açısından geniş yelpazaye sahip önemli bir sorundur. Anahtar kelimeler: Trakya bölgesi, riskli erken doğum, antenatal risk faktörleri.