Yazar "Devren, Memduha" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 3 / 3
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Gürültüye bağlı işitme kayıplı olguların odyolojik bulguları ve psiko-sosyal yönden karşılaştırılması(Trakya Üniversitesi, 1999) Devren, Memduha; Adalı, Mustafa KemalGürültüye bağlı işitme kaybının psikolojik ve sosyal açıdan da olumsuz etkileri olduğu bilinmektedir. Gürültüye bağlı işitme kayıplı kişilerde, odyolojik bulguları, psikososyal dezavantajları ve psikiyatrik semptom dağılımlarını araştırmak amacıyla planladığımız çalışmamızda gürültülü bir iş yerinde çalışan ve gürültüye bağlı işitme kaybı gelişmiş olan 37, konuşma frekansları normal sadece 4000 Hz çentiği olan 45 ve işitmesi normal olan 27 kişi ile koklear tip işitme kaybı olan 30, işitmesi normal olan 40 kişinin odyolojik değerlendirmeleri yapıldıktan sonra karşılıklı görüşme ile gürültü, gürültüye bağlı işitme kaybının algılanması, işitme kaybından dolayı evde, işte ve diğer sosyal çevrelerinde yaşadıkları olumsuzluklar ve bu olumsuzluklarla başa çıkma stratejilerini belirlemeye çalışan bir anket formu araştırmacı tarafından doldurulmuştur ve her katılımcı SCL-90-R (Ruhsal Belirti Tarama Listesi)'ni kendileri yanıtlamışlardır. Sonuç olarak devamlı gürültüde çalışan ve kendisinden işitme kaybı algılayan işçiler ve koklear tip işitme kayıplı kişilerin SCL-90-R puanları ve SCL-90-R'nin bütün ait gruplarından aldıkları puanlar, gürültüde çalışan ancak kendisini işitme kayıplı algılamayan işçilerden ve normal işitmeli gruptan anlamlı olarak daha yüksektir. Ayrıca tinnitus yakınması olan işçilerde tinnitus şiddeti arttıkça SCL-90-R puanları da artmaktadır. Çalışmamızda gürültülü ortamda çalışan grupların tümünde işitsel yorgunluğun çok yoğun olarak yaşandığı da tespit edilmiştir. Anahtar Kelimeler : Gürültüye Bağlı İşitme Kaybı Gürültü Psiko-Sosyal Dezavantajlar 74Öğe İşitme kaybı açısından yüksek riskli yenidoğanlarda tarama testi olarak transient-evoked otoakustik emisyon ve beyin sapı uyarılı cevap odyometrisinin karşılaştırılması(2001) Taş, Abdullah; Yağız, Recep; Devren, Memduha; Uzun, Cem; Adalı, Mustafa K.; Koten, Muhsin; Karasalihoğlu, Ahmet R.Amaç: Bu çalışmada işitme kaybı açısından yüksek riskli yenidoğanlarda işitme bozukluğunun saptanmasında transient-evoked otoakustik emisyon (TEOAE) ve beyin sapı uyarılı cevap odyometrisi (BERA) tarama testi olarak kullanılarak sonuçlar karşılaştırıldı. Hastalar ve Yöntemler: Otuz altı riskli yenidoğanın 72 kulağına TEOAE ve BERA iki aşamalı olarak, yenidoğan hastaneden taburcu edilmeden hemen önce ve 8-12. aylarında uygulandı. Testlerin sonuçları "yanıt var" (pass), "yanıt yok" (fail), duyarlılık, özgüllük, yalancı pozitiflik, yalancı negatiflik oranları ve test süreleri açısından değerlendirildi. Bulgular: TEOAE'de ilk testte 58 kulakta, son testte 62 kulakta "yanıt var" saptanırken, BERA ilk testte 61 kulakta, son testte 62 kulakta "yanıt var" saptandı. BERA testinde özgüllük ve duyarlılık oranları daha yüksek, TEOAE testinde yalancı pozitiflik oranı daha yüksek bulundu. BERA test süresinin TEOAE test süresinden daha uzun olduğu gözlendi (p=0.001). Sonuç: İşitme kaybı açısından yüksek riskli yenidoğanlarda TEOAE ilk tarama testi olarak uygulanabilir. TEOAE'nin daha fazla yanlış pozitif sonuç verme özelliği de dikkate alınarak, otoakustik emisyon saptanmayan olgularda BERA testi yapılarak sonuçlar kesinleştirilebilir.Öğe Sportif SCUBA dalıcılığın işitme üzerine etkisi: Araştırmada karşılaşılan sorunlar ve bilgilendirme önerileri(2001) Uzun, Cem; Adalı, Mustafa Kemal; Koten, Muhsin; Karasalihoğlu, Ahmet Rıfat; Adalı, İnci; Devren, MemduhaAmaç: Sportif SCUBA dalıcılığının işitme üzerine olumsuz etkisi olup olmadığını araştırmak. Çalışma Planı: Dalışlar öncesi, 30 dalıcıda saf-ton odyometri, 23 dalıcıda transient-evoked otoacoustic emission (TEOAE) ölçümü ve dokuz dalıcıda yüksek frekans odyometri yapıldı. Dalıcılar yıllık takibe alınarak, bu testler tekrarlandı. Bulgular: Başka bir şehre taşınma gibi çeşitli sorunlar nedeniyle, yıllık takiplerde ancak yedi dalıcıda saf ton odyometri ve dördünde TEOAE testleri tekrar yapılabildi. Takiplerde, hiçbir dalıcıda saf ton işitme eşiklerinde, klinik olarak anlamlı kabul edilen 10 dB veya daha fazla bir fark oluşmadı. Benzer kontrollerle karşılaştırıldığında, dalıcıların işitme ortalamaları, yüksek frekans İşitme eşikleri dahil, hemen hemen bütün frekanslarda daha iyi bulundu. Bununla birlikte, bir dalıcının bir kulağındaki dalış öncesi saptanan TEOAE, bir yıl sonraki ölçümde negatif bulundu. Sonuç: Bulgularımız sportif SCUBA dalıcılığının İşitme üzerine olumsuz etkisi olmadığını göstermesine rağmen, konu üzerinde daha çok sayıda örnek ve daha düzenli takipli çalışmalara gerek vardır.