Yazar "Batmaz, Emrah" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 9 / 9
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Ankilozan spondilitli bir olguda kronik nekrotizan pulmoner aspergillosis(2012) Yörük, Yener; Perincek, Gökhan; İlgili, Ayşegül; Batmaz, Emrah; Hatipoğlu, Osman NuriAnkilozan spondilit, spondiloartropatilerin prototipidir. Pek çok sistemi tutabilen ankilozan spondilitin seyrinde, plöroparankimal tutulum nispeten nadir görülür. En sık gözlenen lezyon üst loblardaki fibro-büllöz hastalıktır. Ankilozan spondilitli hastaların oldukça önemli bir kesiminde (%50-65) kronik aspergillus kolonizasyonu bildirilmektedir. Pulmoner aspergilloma, ankilozan spondilitli hastalarda en sık görülen klinik form olup, invaziv pulmoner aspergillosis özellikle immunsistemi baskılanmış olan hastalarda görülür. Biz burada invaziv pulmoner aspergillosisin bir formu olan kronik nekrotizan pulmoner aspergillosis gelişen ankilozan spondilitli bir olguyu sunacağız. (Tur Toraks Der 2012; 13: 83-6)Öğe Brusellozda akciğer tutulumu: Olgu sunumu(2007) Batmaz, Emrah; Edis, Çakır Ebru; Çiftçi, Abdullah; Akkoyun, Sevinç; Hatipoğlu, Osman N.; Gençhallaç, HakanBruselloz, Gram-negatif bakteri ailesinden Brusella türü bakterilerle oluşan zoonotik bir hastalı ktır. Bakteri başta retiküloendotelyal sistem olmak üzere eklem, kalp, böbrek gibi multisistemik tutulum gösterir. Bulaşma yollarından biri inhalasyon olmasına rağmen akciğer tutulumu nadirdir. Göğüs ağrısı, nefes darlığı şikayetiyle başvuran 72 yaşındaki kadın hasta pnömoni öntanısıyla yatırıldı. Yakınmaların antibiyotik tedavisiyle geçmemesi üzerine hastaya, pulmoner emboli düşünülerek çekilen bilgisayarlı tomografide trombüs saptanmadı; ancak, sol akciğer lingular segment, sağ orta lob ve iki taraflı alt loblarda buzlu cam opasitesi izlendi. Kan kültürlerinde Brusella üremesi üzerine spesifik antibiyoterapiye başlandı. Hastanın takiplerinde yan ağrısı düzeldi ve venöz tromboemboliyi düşündürecek herhangi bir gelişme olmadı.Öğe Chronic Necrotizing Pulmonary Aspergillosis in a Case with Ankylosing Spondylitis(Bilimsel Tip Publishing House, 2012) Perincek, Gokhan; Hatipoglu, Osman Nuri; Yoruk, Yener; Batmaz, Emrah; Ilgili, AysegulAnkylosing spondylits is a prototype of spondyloarthropathy tropates. During the progression of ankylosing spondylitis, which can destroy many systems, pleuroparanchymal involvement occurs rarely. The most commonly observed lesion is the fibrobullous disease on the upper lobes. Chronic aspergillus colonization has been reported in a quite significant percentage of the patients with ankylosing spondylits (50-65%). Pulmonary aspergilloma is the most observed clinical form in patients with ankylosing spondylitis. Invasive pulmonary aspergillosis occurs especially in patients with immunesupression. Here we shall present a case with ankylosing spondylitis complicated by chronic necrotizing pulmonary aspergillosis which is a form of invasive pulmonary aspergillosis.Öğe The Diagnostic Value of Oxidative Stress Products in Pulmonary Embolism(Bilimsel Tip Publishing House, 2011) Batmaz, Emrah; Edis, Ebru Cakir; Eskiocak, Sevgi; Hatipoglu, Osman Nuri; Kaya, SabriyeObjective: The aim of our study is to show the oxidative stress in pulmonary embolism by detecting the levels of ischemia modified albumin (IMA), advanced oxidation protein product (AOPP) and malondialdehyde (MDA) in patients with pulmonary embolism. Material and Method: 39 patients, who were dagnosed with pulmonary embolism in the Emergency Service or Thoracic Diseases Polyclinic of the Trakya University Faculty of Medicine between September 1, 2008 and March 31, 2009, and 39 healthy volunteers were included in the study. IMA, AOPP and MDA levels were studied. T-test and Mann Whitney and X-2 tests were applied in independent samples. A value of p<0.05 was accepted as statistically significant. Results: There was no significant difference between the two groups in terms of age, height, and weight. The difference in the AOPP levels of the two groups was not significant. The difference in the serum albumin levels of the two groups was found significant (p<0.001). The difference in levels of IMA after being corrected according to the albumin levels of the two groups was not significant. MDA levels of the two groups showed a significant difference (p=0.032). Conclusion: AOPP levels in patients with pulmonary embolism were not found different but, the increases of MDA levels were significant. We suggest using albumin-adjusted IMA levels to interpret IMA levels more correctly. We need more studies about using IMA levels as an indicator for diagnosis of pulmonary embolism.Öğe The influence of alpha-tocopherol on cytokine levels and gastric intramucosal ph in severe sepsis(2008) Memiş, Dilek; Eskiocak, Sevgi; Bayrak, Fatma; Batmaz, EmrahAmaç: Ağır sepsis gelişen olgularda alfa-tokoferol’ün sitokin düzeylerine ve gastrik intramukozal pH üzerine etkisi araştırıldı. Hastalar ve Yöntemler: Çalışmada ağır sepisli 40 hasta rastgele iki gruba ayrıldı. Grup I’deki (n=20) olgulara üç gün 600 mg alfa tokoferol intramusküler, grup II’deki (n=20) olgulara aynı volümde serum fizyolojik uygulandı. Her iki grupta hemodinamik parametreler, glutatyon, katalaz düzeyleri, nazofarengeal vücut ısısı, arteryel kan gazı değişiklikleri, plazma sitokin düzeyleri (interlökin 1? ve 6), biyokimyasal parametreler ve intramukozal pH, yoğun bakım ünitesinde ve mekanik ventilatöre bağlı kalış süresi ve mortalite oranı kaydedildi. Bütün ölçümler başlangıç (çalışmaya başlamadan 15 dakika önce) ve alfa-tokoferol verildikten 24, 48, 72 ve 96 saat sonra yapıldı. Bulgular: İki grup arasında ölçülen parametrelerin hiçbirinde anlamlı fark saptanmadı (p>0.05). Sonuç: Ağır sepsisli olgularda üç gün süreyle verilen 600 mg alfa-tokoferol’ün hemodinamik ve biyokimyasal parametreler, gastrik intramukozal pH veya sitokin düzeylerine veya hasta prognozu üzerine herhangi bir etkisini saptamadık.Öğe İzoniazid proflaksisi altında TNF-? bloker tedavi uygulanmasına bağlı gelişen tüberküloz plörezi olgusu(2009) Batmaz, Emrah; Çağlar, TuncayAnti-TNF-? antikor tedavisi için günümüzde onaylanmış endikasyonlar artmaktadır. Bu tedavinin yan etkilerinden biri de latent tüberküloz enfeksiyonun reaktivasyonudur. Olgumuz 49 yaşında bayan hasta 15 yıldır ankilozan spondilit tedavisi görmekte olup. 2003 yılından bu yana TNF-? ?bloker (infliximab) tedavisi kullanmaktaydı. 2003 yılındaki tüberkülin deri testi ölçümünün 11 mm olması nedeniyle 9 ay süreyle izoniazid proflaksisi almıştı. Beş yıl sonra konsulte edilen hastada plöretik göğüs ağrısı mevcuttu. Akciğer grafisinde parankim normal olup solda plevral efüzyon mevcuttu. Torasentezle alınan eksuda niteliğindeki sıvıda adenozin deaminaz düzeyi 125 U/L olarak saptandı. Başlanan dörtlü anti tüberküloz tedavi sonrası birinci ayda çekilen kontrol toraks BT'de plevral efüzyonda tam düzelme izlendi. Tedaviye yan?t al?nan hasta TNF-? bloker tedavisine sekonder gelişen tüberküloz plörezi olarak tanı aldı. İzoniazid proflaksisi almış olmasına rağmen tüberküloz plörezi gelişen olgumuzu literatürlerde ender rastlanması ve izoniazid proflaksisi alan adenohastalarda da tüberküloz reaktivasyonu olabileceğini ve bunun plevral efüzyon şeklinde ortaya çıkabileceğini göstermesi bakımından sunmayı uygun bulduk.Öğe Pulmonary involvement in brucellosis(Aves Yayincilik, Ibrahim Kara, 2007) Batmaz, Emrah; Edis, Ebru Cakir; Ciftci, Abdullah; Akkoyun, Sevin; Hatipoglu, Osman N.; Genchallac, HakanBrucellosis is a zoonotic disease caused by a Gramnegative bacillus of the Brucella gender. Involvement is multisystemic primarily affecting the reticuloendothelial system, joints,heart, and kidneys. Although the disease can be spread by inhalation, pulmonary involvement is rare. A 72-year-old female patient presented with complaints of chest pain and shortness of breath. She was admitted with a preliminary diagnosis of pneumonia. She did not respond to antibiotic therapy. Computed tomography performed for the differential diagnosis of pulmonary embolism showed no evidence for thrombus, but ground glass opacities in the lingular segment of the left lung, the right middle lobe, and bilateral lower lobes. Specific antibiotic therapy Was started upon detection of Brucella spp. by hemoculture. The patient's pain disappeared and no sign of venous thromboembolism was observed.Öğe Pulmoner embolide oksidatif stres ürünleri(Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi, 2009) Batmaz, Emrah; Çakır Edis, EbruOksidatif stres, organizmadaki birçok patolojik süreçte rol oynamaktadır. Pulmoner emboli, akut koroner sendrom, geçici iskemik atak, inme, akut mezenterik iskemi gibi tromboembolik olaylar organizmada oksidatif stres yaratan durumlardır. Pulmoner embolide dolaşım yetmezliği sonucunda hipoperfüzyon, iskemi ve hipoksi meydana gelir. Tüm bu durumlar organizmada oksidatif stresle sonuçlanır. Pulmoner embolide oluşan oksidatif stres ürünlerinin gösterildiği çok az sayıda çalışma vardır. Çalışmamızın amacı, pulmoner embolili hastalarda, oksidatif stres ürünleri olan iskemi modifiye albumin, ileri oksidasyon protein ürünü ve malondialdehit düzeylerini belirleyerek pulmoner embolideki oksidatif stresi göstermektir. Çalışmaya 01/09/2008 ile 31/03/2009 tarihleri arasında Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Polikliniği veya Acil Servisinde pulmoner emboli tanısı alan 39 hasta ve 39 sağlıklı gönüllü dahil edildi. Hastaların ve sağlıklı gönüllülerin demografik özellikleri, örnek alınma tarihleri kaydedildi. Tüm katılımcılardan 5 cc venöz kan örneği alınarak antikoagulansız jelli biyokimya tüpüne aktarıldı. Elde edilen serum örnekleri her biri en az 500 µL olacak şekilde 5 ayrı ependorf tüpe pipetlendi. Tüm tüpler -80 °C derin dondurucuda muhafaza edildi. Çalışmaya alınan serum örnekleri aynı gün eritilerek çalışıldı. Serum albumin düzeyleri Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Merkez Laboratuarı otoanalizöründe çalışıldı. İskemi modifiye albumin, ileri oksidasyon protein ürünü ve malondialdehit düzeyleri Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Biyokimya Anabilim Dalı Laboratuarı'nda çalışıldı. İskemi modifiye albumin düzeyleri, albuminin kobalt bağlama yeteneğindeki değişiklik ile analiz edildi. Sonuçlar serum albumin düzeyleri ile oranlanarak absorbans ünite/gr albumin olarak ifade edildi. Proteinlerin ileri oksidasyon ürünleri analizi Witko-Sarsat ve ark. (37) tanımladığı metoda göre yapıldı. Sonuçlar ? mol/L kloramin eşdeğeri olarak ifade edildi. Lipid peroksidasyonunun son ürünü olan malondialdehidin tiyobarbitürik asitle verdiği absorbsiyon 532 nm.de spektrofotometrik olarak izlenerek analiz edildi. Sonuçlar nmol/ml olarak verildi. Tüm veriler SPSS versiyon 7.0 programı ile analiz edildi. Bağımsız örneklerde T testi, Mann Whitney ve ?2 testleri uygulandı. p<0.05 değerleri istatistiksel olarak anlamlı kabul edildi. Sağlıklı gönüllü ve pulmoner embolili grubun her ikisinde de olguların 16'sı (%41.03) kadın, 23'ü (%58.97) erkekti. Her iki grubun yaş, boy, kilo özellikleri karşılaştırıldığında gruplar arasında anlamlı fark saptanmadı. Her iki grup arasında serum albumin düzeyleri arasında anlamlı fark bulundu. Sağlıklı gönüllü ve pulmoner emboli gruplarında oksidatif stres ürünü olarak bakılan iskemi modifiye albumin, ileri oksidasyon protein ürünü ve malondialdehit düzeylerinden iskemi modifiye albumin ve ileri oksidasyon protein ürününün her iki grup arasında anlamlı bir fark göstermediği saptandı. Her iki grup arasında sadece malondialdehit düzeyleri anlamlı farklılık gösterdi. Sonuç olarak; pulmoner emboli durumunda organizmada bir oksidatif stres oluştuğu ve malondialdehit düzeyinin serumda arttığı saptandı. İskemi modifiye albumin ve ileri oksidasyon protein ürünü serum düzeyleri anlamlı bulunmadı. İskemi modifiye albumin düzeylerinin serum albumin düzey ile ilişkili olduğu ve hipoalbuminemi durumunda sonuçların etkilendiği görüldü.Öğe Pulmoner embolide oksidatif stres ürünlerinin tanısal değeri(2011) Batmaz, Emrah; Hatipoğlu, Osman Nuri; Eskiocak, Sevgi; Kaya, Sabriye; Edis, Ebru ÇakırAmaç: Bu çalışmada, pulmoner embolili hastalarda oksidatif stres ürünleri olan iskemi modifiye albumin (IMA), ileri oksidasyon protein ürünü (AOPP) ve malondialdehit (MDA) düzeylerini belirleyerek pulmoner embolideki oksidatif stresin gösterilmesi amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: Çalışmaya 01 Eylül 2008 ile 31 Mart 2009 tarihleri arasında Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi, Göğüs Hastalıkları Polikliniği veya Acil Servisinde pulmoner emboli tanısı alan 39 hasta ve 39 sağlıklı gönüllü dahil edildi. Hastalardan alınan kanlarda IMA, AOPP ve MDA düzeyleri çalışıldı. Bağımsız örneklerde t testi, Mann Whitney ve X2 testleri uygulandı. p<0.05 değerleri istatistiksel olarak anlamlı kabul edildi. Bulgular: Her iki grubun yaş, boy, kilo özellikleri karşılaştırıldığında gruplar arasında anlamlı fark saptanmadı. İki grup arasında AOPP seviyeleri arasında anlamlı bir fark saptanmadı. Serum albumin düzeyleri embolili grupta düşük olarak saptandı (p<0.001). IMA’nın albumine göre düzeltildikten sonraki değerleri her iki grup arasında benzer olarak tespit edildi. Emboli grubunda MDA düzeyleri sağlıklı grup ile karşılaştırıldığında anlamlı olarak yüksek tespit edildi (p=0.032). Sonuç: AOPP düzeyleri embolili hastalarda farklı saptanmaz iken MDA düzeylerindeki yükselme anlamlı idi. IMA değerlerinin doğru yorumlanabilmesi için albumine göre düzeltilmiş IMA değerlerinin kullanılmasının daha doğru olacağı düşüncesindeyiz. IMA’nın emboli tanısında bir belirteç olarak kullanılması ile ilgili yeni çalışmalara ihtiyaç vardır. (Tur Toraks Der 2011; 12: 100-4)