Yazar "Özgür, Soykan" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 3 / 3
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Doğumsal nazolakrimal kanal tıkanıklıklarında sondalama zamanı(1999) Esgin, Haluk; Özgür, Soykan; Erda, SaitDoğumsal nazolakrimal kanal tıkanıklığı saptanan olgularda sondalama ile (probing) elde ettiğimiz sonuçları ve başarının yaş ile ilişkisini irdelemek amacıyla, epifora ve/veya çapaklanma yakınmasıyla Trakya Ü. Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları AD polikliniğine başvurmuş ve doğumsal nazolakrimal kanal tıkanıklığı tanısı alarak, topikal antibiyotik-masaj tedavisine rağmen düzelmeyip genel anestezi altında basınçlı lavaj sonrasında pasajı kapalı bulunarak sonda girişimi yapılan 72 olgunun 81 gözü ile ilgili bulgular incelendi. Başarı, hastaların yakınmalarının geçip geçmediğine göre değerlendirildi. Postoperatif ortalama 11.9±17.6 ay izlenen olguların 4-6 ay yaş grubunda başarı %100, 7-12 ay yaş grubunda %96.9, 13-48 ay yaş grubunda %85.4 olduğu görüldü. 3 grubun başarı sonuçları arasında istatistiksel olarak anlamlı fark olmadığı görüldü (c2=3.85, p=0.14). Yaş artışıyla başarı şansı azalmakla birlikte, kolay uygulanabilmesi, komplikasyonlarının az olması ve elde edilen yüksek başarı oranları nedeniyle, doğumsal nazolakrimal kanal tıkanıklıklarında, dakriosistorinostomi gibi daha invaziv cerrahi girişimlere başvurmadan önce sonda girişimi, 4-5 yaşlarında bile denenebilecek iyi bir tedavi seçeneğidir.Öğe Keratokonuslu hastalarda çift eliptik kontakt lens uygulaması(2002) Esgin, Haluk; Erda, Nazan; Özgür, SoykanAMAÇ: Keratokonuslu hastalarda, keratometrik ölçüm sonuçları ile kontakt lens uygulaması arasındaki ilişkiyi araştırmak, görme keskinliği sonuçlarını ve kornea komplikasyonlarını değerlendirmek. GEREÇ VE YÖNTEM: Gözlüklerini tolere edemeyen, orta (45-52 D) ve ileri keratokonuslu (>52 D) 45 hastanın 74 gözüne, Javal tipi keratometre yardımı ile ön yüzü sferik, arka yüzü çift eliptik rijid kontakt lens (PE Keratoconus, DK=8, Ciba Vision) ile "3 nokta yöntemi" kullanılarak, paralel uygulama yapıldı. Düzeltilmemiş ve kontakt lens ile düzeltilmiş en iyi görme keskinlikleri saptandı. Kontakt lens altında hava bülü bulunması, korneada epitel değişiklikleri ve skar oluşumu takip edildi. BULGULAR: Keratokonuslu hastalarda ortalama keratometre değerinden 0.6±0.2 mm daha düz kontakt lens uygulaması yapıldığı ve kontakt lensin eğrilik yarıçapı ile ortalama keratometre değeri arasında ileri düzeyde anlamlı bir korelasyon bulunduğu saptandı (p=0.000, r=0.72). Kontakt lens ile, düzeltilmemiş görme keskinliğine göre ortalama 7±2 sıra (p=0.000), gözlükle düzeltilmiş görme keskinliğine göre ise ortalama 4±3 sıra (p=0.000) anlamlı görme artışı elde edildi. Korneanın dik eksen eğrilik yarıçapı küçüldükçe, kornea komplikasyonlarının görülme sıklığının anlamlı şekilde arttığı (p=0.000, r=-0.44) ve ortalama 33 aylık takipte hastaların % 8.2 sinde korneada skar geliştiği görüldü. SONUÇ: Keratokonuslu hastalarda çift eliptik arka yüzeye sahip kontakt lensler ile iyi bir görme artışı sağlanmasına rağmen, ileri keratokonuslu hastalarda kornea komplikasyonlarının görülme sıklığının arttığı saptandı.Öğe Makulası tutulmuş yırtıklı retina dekolmanı olan hastalarda anatomik başarı sonrası makula fonksiyonlarının değerlendirilmesi(Trakya Üniversitesi, 2001) Özgür, Soykan; Esgin, HalukÖZET Çalışmamıza, Ocak 1985 - Haziran 2000 tarihleri arasında, ameliyat öncesinde makulası dekole olmuş tek taraflı yırtıklı retina dekolmanı tanısıyla ameliyat edilmiş ve psikofiziksel testlerin sonuçlarının etkilenmemesi için, her iki gözde de oküler ortam kesifliği ve başka oküler patoloji bulunmayan 29 hasta alınmıştır. Hastalar ameliyat sonrasında en az 6 ay izlenmiştir. Anatomik başarı kazanılmış bu hastalarda, ameliyat sonrasında fonksiyonel iyileşmenin ne ölçüde gerçekleştiği, görme keskinliği, kontrast duyarlılık, renk görme, görme alanı gibi psikofiziksel ve görsel uyarılmış potansiyeller gibi objektif testlerle değerlendirilmiştir. Ayrıca bütün bu fonksiyonel değişikliklerin, ameliyat öncesinde makulanın dekole kaldığı süreyle ilişkisi incelenmiştir. Sonuçta kontrast duyarlılığın ve renk görmenin, görme keskinliği düzeyiyle ilişkili olduğu ve bu 3 fonksiyonel değişikliğin de ameliyat öncesinde makulanın dekole kaldığı sürenin uzamasından olumsuz etkilendiği görülmüştür. Ayrıca görme keskinliğinden bağımsız olarak, P-100 latansının, ameliyat edilmiş gözlerde anlamlı şekilde uzadığı ve bu uzamanın, makulanın dekole kaldığı süre ile ilişkili olduğu bulunmuştur. Bununla birlikte, ameliyat edilmiş gözlerde, kontrol grubuna göre anlamlı olarak, görme alanı ortalama hasarının arttığı ve bu artışın, makulanın dekole kaldığı süreyle ilişkili olmadığı görülmüştür. 57Bütün bunlar gösteriyor ki, bazı histopatolojik çalışmalarda da ifade edildiği üzere, retina dekolmanlı hastaların, geriye dönüşsüz hücresel değişiklikler gelişmeden, mümkün olan en kısa süre içinde ameliyat edilmesi fonksiyonel başarıya oldukça katkıda bulunacaktır. 58